İstanbul Sözleşmesi Neden İptal Edildi
- Murat Gençoğulları
- 8 Nis 2021
- 2 dakikada okunur
Güncelleme tarihi: 26 Nis 2021
11 Mayıs 2011 tarihinde İstanbul’da imzalanıp, ardından bakanlar kurulu tarafından onaylanan İstanbul Sözleşmesi 19 Mart 2021 tarihinde Cumhurbaşkanlığı kararı ile feshedilmiştir.
Toplumsal anlamda ciddi tesiri olmasına rağmen imzalanma, kanunlaşma ve onaylanma sürecinde muhataplarıyla tartışılmayan, istişare edilmeyen bu sözleşme; özellikle sözleşmenin uygulama kanunu niteliğindeki 6284 sayılı kanunla birlikte ciddi eleştirilere muhatap olmuştu.
İstanbul sözleşmesini esas alan 6284 sayılı Kanunun uygulamalarıyla evlilikler azalmış, boşanmalar, intiharlar, kadına şiddet artmış, süresiz nafaka ve 15 yaş altı çocuk evliliklerinden mustarip 4 bin’in üzerinde insan ceza evine girmiştir. 4 bin civarında insan da 8-10 yıllık hapis cezasının infazı için sırada beklemektedir.
Toplumsal cinsiyet eşitliği kavramı öne çıkarılarak, eşitlik kelimesi ile sözleşmeye bir masumiyet giydirilmeye çalışılmıştır. Türkiye’ye ihraç edilen sözleşmenin benimsenmesi ve üzerinde şüphe oluşmaması için, adına “İstanbul Sözleşmesi” diyerek kamufle edilmek istenmiştir. Bu sözleşme ile lezbiyen, gay, biseksüel, transseksüel gibi cinslerin, zaman içinde başka sapkınlıkların da kabul edilmesi ve bu kurgulanmış cinsler arasında ayrımcılık yapılmaması sağlanmaya çalışılmıştır. Oysa ihmal ve istismar sonucunda veya Ailenin farkında olmadan bireyde oluşturduğu cinsel kimlik bozuklukları ve farklı cinsel eğilimler tedavi edilebilmektedir.
İstanbul Sözleşmesinde kesinlikle aile kavramı kelime olarak bile geçmiyor. Aksine aile yerine “ev” ifadesi kullanılmıştır. Çünkü aile, anne baba ve çocuklardan oluşmakta, “ev” ifadesi ile ayrı veya aynı cinslerden oluşmuş “partnerlik” işin içine dâhil edilmeye çalışılmıştır. Bunu kadın hareketinin ve eşcinsellerin gösteri ve yürüyüşlerinde görebiliriz.

6284 sayılı kadına karşı şiddeti önlemeye dönük hazırlandığı söylenen kanun ile gündeme gelen suistimaller, beyana dayalı olarak verilen tedbir kararlarıyla evlilik birliğinin geri dönülmez şekilde şiddetle sonlanmasına sebep olmuştur.

İstanbul Sözleşmesi feminizmi ve eşcinselliği tanıtmak, benimsetmek ve yaygınlaştırmak üzere üretilmiş küresel bir proje ve dayatılan bir ideolojidir. Bazı çevreler bu sözleşmenin iptal edilmesine ilişkin, kendilerine empoze edilmiş ideolojileri, komplo teorileri olarak üretiyorlar.

Batı ideolojisinin kullandığı malzeme gücü, bize gerçekte nasıl bir şekil verildiğini görmemizi engeller.
Çünkü İdeoloji, siyasal ya da toplumsal bir öğreti oluşturan, toplumsal sınıfların davranışlarına yön veren politik, hukuksal, bilimsel, felsefi, dinsel, ahlaki, estetik düşünceler bütünü olarak karşımıza çıkar ve bizi farkına varmadan kontrolü altına alır.
Halkın derdi ile dertlenen ve İstanbul Sözleşmesinin feshinde emeği geçen herkese tebriklerimi ve şükranlarımı sunarım.
Murat GENÇOĞULLARI
Comentarios